"Rejime sahip çıkma" çağrısı

Bursa kamuoyunun yakından tanıdığı deneyimli hukukçular Ali Arabacı, Ertuğrul Yalçınbayır ve Yahya Şimşek, Çağdaş Eğitim Kooperatifi'nin düzenlediği "Anayasa Değişikliği ve Halk Oylaması (Referandum)" konulu söyleşinin konuğu oldular.

      Çağdaş Eğitim Kooperatifi Sanat Merkezi'nde düzenlenen söyleşiye, Başkan Buğra Küçükkayalar, Yönetim Kurulu üyeleri Canan Şener, Cumhur Özcan, Ali Kara, Doğan Yılmaz, Mustafa Akyüz, Turgut Yalkı, Hüseyin Bulun, kurum yöneticileri ve çalışanları katıldı.

       Ali Arabacı, yaptığı konuşmada, 1876 yılından beri parlamenter sistemleri geliştirmek için uğraş verilirken, bugün kimin tarafından yapıldığı, müellifi belli olmayan anayasa değişikliği ile tersi yapılmaya çalışıldığını vurguladı.   

      Getirilmek istenen sistemin, kuvvetler ayrılığını ortadan kaldırarak kuvvetler birliğini getirdiğini, denge-denetimin ortadan kalktığını ifade eden Arabacı, halk oylamalarının doğru tercihleri ortaya koymayacağını savundu.

       Arabacı, Napolyon ve Hitler'in de halk tercihleri ile geldiğini anımsatarak, şöyle konuştu:

       "İnsan hak ve hukuku referanduma sunulmaz. Bana 'tek adam mı yoksa demokrasi mi?' diye soruyorlar. Böyle uygulama olur mu? Adil olmayan bir referandumda devlet ile ülkenin geleceğini dert eden yurttaşların mücadelesi söz konusu. 16 Nisan'da 'ya cumhuriyetten yana ya da rejim değişikliğinden yana' tercihimiz oylanacak.

      "ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ"

      Ertuğrul Yalçınbayır, 16 Nisan'a giden süreçte, birikimler, "uzlaşma" ve "birlikte hareket etme" gibi değerler bir kenara itilerek, özgür olmayan olağanüstü koşullarda anayasa yapıldığını kaydetti.

      "Olağanüstü koşullarda anayasa yapılamayacağını" AKP'nin parti programına yazdıklarını anımsatan Yalçınbayır, anayasaların tüm kesimlerin katılımıyla yapılmadığı taktirde meşruiyetinin hep tartışılacağını bildirdi.

       Yalçınbayır, hukukun olmadığı yerde, kalite, irade, egemenliğin olmayacağına işaret ederek, hukuksuz devlet, hukuksuz vatan olmayacağının altını çizdi. Yalçınbayır, şöyle devam etti:

       "Bugün keyfi yönetim kendi hukukunu ortaya koyuyor. Böyle bir anayasanın kabul edilmesi mümkün değil. TBMM'de 26. dönem, demokratik parlamenter sistemin son bulacağı dönem olacaktır. Gerçekten ulus olarak telafisi güç bir süreci yaşıyoruz. Bizler de hiçbir parti şemsiyesi altında olmadan özgürlük mücadelesi yapıyoruz."

      "REJİME SAHİP ÇIKMALIYIZ"

      Yahya Şimşek de, 41. yılını kutlayan ortaklar olarak bugüne kadar ilk kez bir etkinlikte konuşmacı olarak bir araya geldiklerini, buna vesile olan Çağdaş Eğitim Kooperatifi'nin başkan ve yöneticilerine teşekkür etti.

       "Her alanda sorunların yaşandığı bir evrede neden ısrar ve inatla 'başkanlık sistemi' diye tutturuldu. Parlamenter sistem içinde çözüm üretilemez miydi?" diye soran Şimşek,  şunları söyledi:

       "Türkiye'nin sorunlarını çözme gibi dertleri yok. Rejimi değiştirmek için geldikleri çok açık. Egemenlik yetkisi halktan alınıp saraya verilecek.   Bize düşen görev buna direnç göstermek. Cumhuriyetin nimetleriyle bugünlere geldik. Çocuklarımız ve torunlarımızın geleceği için rejime sahip çıkmalıyız. "    

      Konuşmaların ardından ÇEK Başkanı Buğra Küçükkayalar, konuklara teşekkür etti.