ÇEK YÖNETİM KURULU BAŞKANI'NIN YENİ EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI MESAJI
Değerli Veliler ve Sevgili Öğrenciler, Hepinizi şahsım ve Yönetim Kurulumuz adına saygıyla ve sevgiyle selamlıyorum. Hoş geldiniz.
Yeni öğretim yılının açılış gününde ben de sizler kadar heyecanlıyım. Bütün başlangıçlar hep güzeldir, umut vericidir. O umut çocuklarımızdır; geleceğimizdir.
Değerli Konuklar,
Çağdaş Eğitim Kooperatifi sahip olduğu anaokulu, orta öğretime yönelik kız yurdu, yüksek öğrenime yönelik karma yurdu, ilköğretim okulu ve kültür merkezleri ile çocuklarımızı ve gençlerimizi Atatürk devrimleri ve Cumhuriyet değerleri idealinde geleceğe taşımak için, hiçbir kâr amacı gütmeden faaliyette bulunmaktadır.
Atatürk: "En mühim esaslı nokta eğitim meselesidir. Eğitimdir ki bir milleti ya hür, müstakil, şanlı, yüksek bir cemiyet halinde yaşatır ya da bir milleti esaret ve sefalete terk eder" diyordu.
Hedef de belliydi: "Ulusal, bağımsız ve bilimsel düşüncenin yöneteceği bir toplum kurmak"
Bu amaçla laik, demokratik, akla ve bilime dayalı eğitim modeli benimsendi. Osmanlı dönemindeki 'din kurallarına dayalı' medrese eğitimine son verilerek 'eğitimde birlik' sağlandı. Eğitimde birlik sadece eğitimi bilimselleştirmedi; aynı zamanda 'ulus bilinci'ni de beraberinde getirdi; bir ulus inşaa edildi: Türk Ulusu
Bu eğitim-öğretim döneminde sistemi alt-üst eden, yozlaştıran, hedefinden uzaklaştıran, yeni bir sistemle karşı karşıyayız.
Getirilmek istenilen sistemde, 'laik eğitim' kavramının içi boşaltılırken, sistemin ve bu ülkenin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk?ün adı ile birlikte temel görüşlerinin de ortadan kaldırılmaya çalışıldığı gözlemlenmektedir.
Laik eğitimden vazgeçmenin nasıl bir felakete dönüşeceğini tarih bize göstermiştir.
Günümüzde geldiğimizde;
Dünyanın iklimsel bir dönemece girdiği, kuraklık, susuzluk, doğal afetler, su basması, yangınların dünyanın kapısına dayandığı, petrol ve doğalgaz kaynaklarının giderek tükendiği bir tarih kesitini yaşıyoruz. Bu badireleri ancak bilgiyle, bilimle ve çağdaş bir eğitimle aşabiliriz. Aksi halde açlık, kölelik, teknoloji üreten ülkelerin sömürgesi olmak kaçınılmazdır.
Emperyalist ülkelerin nasıl bir Türkiye istedikleri bellidir. İtiraz etmeyen, sormayan, sorgulamayan, yurttaş bilincinden yoksun insanların yaşadığı bir Türkiye laik eğitim, dinden emir almayan düşünce ve davranış sürecidir. Bu eğitim dogmatik değil, akılcı ve bilimsel eğitimdir.
Hedef ise; bağnaz olmayan, özgür düşünceli insan yetiştirmektir.
Cumhuriyeti kuranlar da; 'Fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür' kuşaklar yetiştirmeyi amaçlarken buldukları yöntem 'laik eğitim'dir.
Günümüz dünyasında artık eğitimden, çocuğun bir modele göre koşullandırılması, belli bir kalıba dökülmesi, potansiyelin köreltilmesi değil tersine, belli kalıpların dışına çıkması, yaratıcı olması beklenmektedir. Eğitim insanı özgürleştirici, yeteneklerini geliştirici, araştırmaya özendirici olmalı ve öğrenciye kişilik kazandırmalıdır. Bu aslında bir insanlık hakkıdır.
Bunun içindir ki;
- Çocuklarımıza özgür düşünceyi, kafa yorarak öğrenmeyi, ter dökerek üretmeyi, hakça bölüşmeyi, kula kul olmaktan kurtulmayı öğretmeye çalışacağız.
- Düşüncesini korkmadan söyleyen, emeksiz ekmek yemeyen, kendisini sürekli yenileyen, kıraç toprakları yeşerten öğrencilerimiz olacak.
- Okuyan, düşünen bireyler yetiştirmek ve onlara eleştirel bir bakış açısı kazandırmak, temel hedeflerimizdendir.
- Halka yönelme, ulusça çağdaşlaşma, uygarlaşma, daima yeniliğe gitme isteği olan öğrencilerimiz olacak.
- Yurt ve insan sevgisi, sosyal bilinç gelişimi, barış içinde kardeşçe yaşama bilincine sahip bireyler yetiştirmek idealimizdir.
- Çevreyi, doğayı, toplumu değiştirip, geliştirerek korurken, aklın ve bilimin öncülüğünden ayrılmamak yöntemimiz olacaktır.
Bütün bunları yapabilmek, gerçekleştirebilmek gücüne sahibiz. Bu gücü sizlerden alıyoruz.
Bu inançla, yeni eğitim yılında sizlerle elele, hep birlikte bu ışığa doğru başarıyla yürüyeceğimize inanıyor, hepinize saygılar sunuyorum."
17.09.2012
ALİ ARABACI
ÇEK YÖNETİM KURULU BAŞKANI