Page 74 - ÇEK_BULTEN_49
P. 74
olduğu konuyu kolayca öğrenir. zaman ayırıyor, kafa yoruyor, anımsatıyor?”
Aklı hep ona çalışır, sürekli ona onları ilgiyle izliyor. Tuttuğu Bilmeyenler de oldu. Birisi
kafa yorar. Albert Einstein “Benim takımın oyuncularını sayıveriyor, Samsun’un kurtuluşu, dedi.
özel yeteneklerim yok. Ben tutkulu kaç gol attığını, kaç puanı “Tanesi 50 kuruştan 14 simit
bir bilme meraklısıyım” diyor. olduğunu biliyor. aldım. Kaç lira ödeyeceğim?”
Yemek yemek için birincil koşul Bir zamanlar Abbas Güçlü’nün Biri,” Ooohoo! Buna hesap
aç olmak değil, iştahlı olmaktır. televizyonda bir izlencesi vardı: makinesi lazım” dedi. Biri de
Açsın, ama hastasın, iştahın yok, Pozitif Eğitim. Sokaktaki gençlere “Ne ona kafa yorayım, simitçiye
yiyemezsin. Öğrenmek için de sorular soruluyordu. İşte birkaç sorarım” dedi.
birincil koşul bilmemek değil, örnek: “Dünya Futbol karşılaşmaları
istekli, meraklı olmaktır. Gençlerin “BM genel sekteri kim?” kaç yılda bir yapılır?”
en iyi bildikleri spor (özellikle Bilen olmadı, iki kişi ABD büyük Hepsi bildi.
futbol), müzik, araba, sevdikleri elçisi, dedi.
ünlüler… Neden? Çünkü onlara “19 Mayıs 1919 size neyi
AKIŞ
Ders çalışırken akışa geçin. Akış, kavramı yiter. Nerde? Vakit ne, (Goleman, 1998: 119-124).
kendini aşma duygusudur, Kişinin sabah mı, akşam mı? Yüksek bir Bir doktor uzun süren zor bir
kendini bile unuttuğu ruhsal yoğunlaşma bu. Kulağının dibinde ameliyattan sonra köşedeki
durumdur. Akış, özgüdülünmeyi davul çalınsa duymaz denir ya, molozu görüp ne olduğunu
sağlayan en uygun yöntemdir. öyle işte. Yaptığı işe gömülür, sormuş, meğer ameliyat sırasında
Akışa geçen kişi dalar, kendini tat alır. Algı yapılan işle sınırlıdır. tavanın bir bölümü çökmüş, ama
kaptırır, işine odaklanır, dikkati Kendinden geçme duygusu neşeyi doktor öylesine akış içindeymiş ki
dağılmaz. Harcanan enerji en de kendiliğinden getirir. Neşe bunun ayırdına varmamış (Nas,
aza iner. Zaman, uzam (mekân) içinde öğrenilenler de kalıcı olur 2015: 68).
73