Page 38 - ÇEK_BULTEN_69
P. 38

OKULA GERİ DÖNÜŞ REHBERİ



           Tatilin rahat temposundan sonra yeniden okul düzenine geçiş, birçok çocuk için zorlayıcı bir deneyim olabilir.
           Yeni öğretmenler, farklı arkadaş grupları, derslerin sorumluluğu ve değişen uyku düzeni derken çocuklar bu
           süreçte hem fiziksel, hem de duygusal açıdan desteğe ihtiyaç duyarlar. Ebeveynlerin bu dönemde sağlayacağı
           destek, yalnızca okul uyumunu kolaylaştırmakla kalmaz, aynı zamanda çocuğun özgüvenini ve duygusal
           dayanıklılığını da güçlendirir.

           Sabah Rutinlerinin Gücü

           Çocuğun gününe nasıl başladığı, günün geri kalanını büyük ölçüde etkiler. Sabahları kaotik, acele içinde ve
           stresli geçen hazırlık süreci, çocuğun okula olumsuz bir ruh haliyle gitmesine yol açabilir. Bunun yerine, düzenli
           ve huzurlu bir sabah rutini oluşturmak, hem çocuğun kendisini güvende hissetmesini sağlar, hem de güne
           olumlu bir başlangıç yapmasına yardımcı olur.

           Tatilde bozulan uyku düzenini toparlamak için, okul başlamadan en az bir hafta önce uyku saatlerini yavaş
           yavaş geri çekmek faydalı olacaktır. Çocuğun akşamları ekran karşısında fazla vakit geçirmemesi, uyumadan
           önce sakinleştirici aktiviteler (kitap okumak, hafif sohbetler) yapması daha rahat uyumasını sağlar. Sabahları ise
           aceleye gerek bırakmayan bir hazırlık planı, stres seviyesini düşürür. Çocuğun kıyafetlerini ve okul çantasını bir
           gece önceden hazırlamasına yardımcı olmak, sabahları büyük bir rahatlık sağlar.

           Ayrıca, evden çıkmadan önce çocuğunuza birkaç dakikalık özel bir zaman ayırmak da sabah rutinini güçlendirir.
           Küçük bir sohbet, birlikte kahvaltı etmek veya gün için güzel bir dilekte bulunmak çocuğun güne pozitif
           başlamasına katkı sağlar.





                                                                     Duygulara Alan Açmak
                                                                     Okula dönüş yalnızca bir fiziksel hazırlık
                                                                     değil, aynı zamanda yoğun bir duygusal
                                                                     süreçtir. Çocuklar bu dönemde farklı
                                                                     duygular yaşayabilirler: Bazıları yeni şeyler
                                                                     öğrenmenin heyecanını hissederken,
                                                                     bazıları kaygı, belirsizlik veya çekingenlik
                                                                     yaşayabilir. Ebeveynin görevi bu duyguları
                                                                     bir an önce çözümlemeye çalışmak değil,
                                                                     onlara alan açmaktır.






           Çocuğunuza basit ama güçlü sorular sorabilirsiniz:

           •      “Okulun başlamasıyla ilgili seni en çok heyecanlandıran şey ne?”
           •      “Yeni öğretmeninle tanışmayı düşündüğünde neler hissediyorsun?”
           •      “Okulla ilgili seni biraz bile olsun endişelendiren bir şey var mı?”

           Bu tür sorular çocuğun duygularını fark etmesine ve ifade etmesine yardımcı olur. Çocuğunuzun kaygılarını
           küçümsemek yerine, onları normalleştirmek önemlidir. “Bunda korkacak bir şey yok ki” demek yerine, “Evet,
           yeni bir sınıfa başlamak heyecan verici olduğu kadar biraz da zor olabilir. Senin de böyle hissetmen çok normal”
           gibi empatik ifadeler kullanmak, çocuğun kendini anlaşılmış hissetmesini sağlar.

           Çocuğunuzun duygularını ifade etmesi için sözel yollar dışında farklı yöntemler de sunabilirsiniz. Resim
           yapmak, yazı yazmak, hatta birlikte kısa oyunlar oynamak çocuğun iç dünyasını açığa çıkarmasında yardımcı
           olabilir.
   37
   33   34   35   36   37   38   39   40