Page 48 - ÇEK_BULTEN_68
P. 48
2. Gerçeklikten Uzaklaşma
• Chatbot psikozu olarak tanımlanan terim, yoğun chatbot etkileşimlerinin sonucunda paranoya, delüzyon ve gerçeklikten
kopma durumları yaratabildiğini göstermektedir. Bu durum psikotik eğilimli bireylerde ciddi kırılma oluşturabilir.
• Bir çalışmada, “Herkes normal davranıyor ama ben ölü olduğumu biliyorum” gibi sanrı içeren ifadeler yer aldığında,
chatbotların bunları anlamlı bir şekilde yönlendirmekten ziyade görmezden gelme ya da pekiştirme eğiliminde olduğu
tespit edilmiştir.
3. Etik Boşluklar
• Frontiers in Psychiatry dergisine göre:
- AI tabanlı sohbetlerde mahremiyet, etik sınırlar ve tanı koyma sorumluluğu belirsizdir.
- Paylaşılan kişisel verilerin nasıl saklandığı veya üçüncü taraflarla paylaşılıp paylaşılmadığı net değildir.
• Bu durum:
- Hassas psikolojik bilgilerin korunması açısından ciddi bir risk oluşturur.
- Gerçek bir terapistte bulunan etik yükümlülükler (gizlilik, güvenli kayıt, mesleki sınırlar) yapay zekâ
sistemlerinde denetlenemez.
4. İnsan Temasının Eksikliği
• Cambridge Üniversitesi araştırmasına göre (2024):
- Çocuklar yapay zekâ sohbet botlarını yarı insansı ve güvenilir sırdaşlar olarak görmeye meyillidir.
- Ancak AI sistemleri, çocukların duygusal ihtiyaçlarını anlamakta yetersizdir.
- Çocukların ihtiyaçları göz önünde bulundurulmadan tasarlanan yapay zekâ sohbet botları, empati eksikliği
nedeniyle genç kullanıcıları sıkıntı ya da zarara karşı özel bir risk altına sokmaktadır.
• MIT Media Lab (2025) çalışmasına göre:
- Uzun süreli chatbot kullanımı yalnızlık ve sosyal izolasyonu arttırmaktadır.
- Özellikle duygusal bağımlılığa eğilimli bireylerde bu etkiler daha belirgindir.
- Chatbotların tarafsız ses tonu ve kişisel olmayan iletişim tarzı, kullanıcıların yalnızlık hissini derinleştirmiştir.
47