Page 64 - ÇEK 64.SAYI
P. 64
ANADİL – sesi yoktur, diye yazıyor. Buna ilişkin bir Trakya fıkrası
var. Kahvede üç kişi bulmaca çözüyorlar. Ismayıl aga
soruyor, a be süleyin be yav, bir (h)ayvan adı, dört (h)
ANADİLİ arf. Osman aga, a be yaz, (h)orozdur o. (H)üsmen aga
ordan atılıyor, a be ne alatlarsınız (acele edersiniz)
belkim (h)indidir.
Nermi Uygur, bir yazısında değiniyor: “Yabanda da
yalnız değil insan. Orada da başkaları var. (...) Onların
Recep Nas dilini öğrensek, otuz yıl da o dili konuşsak
ölüm döşeğinde son sözümüz
recepnas@uludag.edu.tr anadilimizde olacaktır.” Emin
http://recepnas16.blogspot.com.tr
Özdemir, konuk öğretim
görevlisi olarak gittiği
Anlamları ayrı olan kimi İsveç’te Türklerden
sözcükler karıştırılıyor, oluşan bir topluluğa dil
süreyle süreç, üzerine konuşurken
çözmeyle çözümleme, Nermi Uygur’un bu
sözünü söylüyor.
salımla salınım gibi... Dinleyicilerden biri,
Karıştırılanlardan biri bu dediğiniz İsveç’te
de anadille anadili. gerçek olmuş,
diyerek anlatıyor.
Anadili denileceğine, Bir zamanlar 20’li
kolayca anadil yaşlardaki bir
genç Artvin’den
deniyor. Anadil yola çıkıp İtalya’ya,
(Langue mére) orda barınamayınca
başka, anadili Fransa’ya, orda da
(Langue maternelle) tutunamayınca İsveç’e
gidiyor. Bir çiftlikte iş
başka. Sokaktaki insanın buluyor. Yerli bir kızla
karıştırması neyse ne, üzücü evleniyor, çoluk çocuğa karışıyor.
olan, Cahit Kavcar’ın belirttiğine Adını da değiştiriyor. Yıllarca anadili
olan Türkçeyi hiç konuşmuyor. Gün geliyor
göre yüksek lisans için sınava giren Türk hastalanıyor, hastaneye yatırılıyor. İsveççe konuşurken
Dili ve Edebiyatı çıkışlıların yüzde 80’inin arada bir başka bir dilin sözcükleri karışıyor
anadil-anadili ayrımını bilmemesi... konuşmasına. Doktorlar, başlangıçta, canım hasta
değil mi, sayıklıyor işte, diyorlar, önemsemiyorlar.
Ama giderek İsveççeyi bırakıp doktorların anlamadığı
Anadil, adı üzerinde, dil doğuran dil. Başka bir deyişle, sözcüklerle konuşmaya başlayınca hasta-doktor
başka diller türetmiş olan dil. Latince bir anadil, ondan iletişimi kesiliyor, iş ciddileşiyor. Bu olgudan bilimsel
Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Portekizce türemiş. bir bulgu çıkar diye düşünülüyor, bir bilimsel kurul
oluşturuluyor. Anlaşılıyor ki konuştuğu başka bir dil,
Anadili için, anadan edinilen dil, denebilir. Çoğunlukla ama ne? Hastanın geçmişi araştırılıyor, Türk olduğu
da böyledir ama gene de bu eksik bir tanımlama, anlaşılıyor. Bir Türk bulup ona doğrulatıyorlar. (1)
kapsamlı değil. Bir yakınımın annesi Türk ama anadili
İngilizce. Babası Amerikalı, ABD’de doğmuş, orda İşte böyle, anadili insanın bilinçaltında silinmez bir iz
büyümüş. Köken bağlamında, ilk edinilen dildir anadili. bırakıyor. Nermi Uygur’un kuramsal olarak söylediği
Yeterlik bağlamında, en iyi bilinen dil. İşlevsel anlamda, de doğrulanmış oluyor.
kişinin en çok konuştuğu dil. Kimlik bağlamındaysa,
kişinin kendini tanımladığı ya da başkalarının onu Ataol Behramoğlu’na anlatılmış. Bir Gürcü anadilinde
tanımladığı dildir. Kısacası, düşünürken, düşlerken, bir türkü çığırıyor. Çığırırken de – iki gözü iki çeşme
düş görürken kullanılan dil, anadilidir. – ağlıyor. Onu dinleyen Rus meraklanmış. Nedir
seni böyle ağlatan, şunu Rusçaya çevirsene, demiş.
Ses kalıpları, vurgulama (aksan), tonlama gibi dil Çeviriyor: Bir kuş geldi, bir ağacın dalına kondu,
öğeleri anadilinden kaynaklanır. Birçok kişinin öttü, sonra uçtu gitti. Ne var bunda ağlayacak, diyor
konuşmasından nereli olduğunu kestirebilirsiniz. Rus. Yanıt ilginç, çarpıcı: Ama Gürcücesi ağlatıyor. (2)
Tümü değilse bile pek çok Trakyalı sözcüğün başındaki Çığırdığı türkü, Gürcü’nün anadilinde ne tatlı acı anılar,
‘h’ harfini çıkarmaz, yutar, ben de öyle. Bu, doğal sevgiler, yurt özlemi, geçmişe özlem, kim bilir daha ne
ki, anadilinden kaynaklanıyor, gırtlak öyle oluşmuş. çağrışımlar yapıyor, başkası bilemez.
Kaşgarlı Mahmut’un Divanü Lugati’t Türk adlı
sözlüğünde ‘H’ başlığı yok. Hiçbir Türkçe Sözcükte ‘hı’ Peki, insanın iki anadili olabilir mi? Dilcilerde görüş